Ramazan Rehberi 3.Bölüm /Orucu Bozan Haller
Orucu bozan haller sekiz tanedir. Bunlar:
1- CİMA (cinselilişki):
Ramazan ayında gündüz oruç vaktinde cima eden oruçlunun orucu batıl olur ve o gün oruca günün kalan kısmında devam eder. Yaptığına pişman olmalı ve tevbe-i istiğfarda bulunmalıdır. İlişki kurduğu günü kaza etmeli ve ağır keffaret ödemelidir. Ağır keffaret ise bir köleyi azat etmek, buna güç yetiremezse peşpeşe olmak şartı ile iki ay oruç tutmak, buna da güç yetiremez ise altmış miskine her biri için yarım sa’ buğday veya başka bir yiyecek olmak kaydı ile yemek yedirmelidir.
2- BİLEREK YEMEK VE İÇMEK
Kasten yemek yemek veya bir şeyler içmek orucu bozar. Yenilen şey ağız yolu veya burun yolu ile faydalı veya sigara, nargile gibi zararlı olsun farketmez. Hepsi orucu bozar. Bu şekilde orucunu bozan kişi günün kalan kısmında hiçbirşey yiyip içmez, tevbe ve istiğfarda bulunur, yaptığına pişman olur sonra orucunu bozduğu o günü kaza etmesi gerekir. Hanefi ve Maliki mezheplerine göre. ağır keffaret ödemelidir.
3- UYANIK İKEN MENİ GELMESİ
Mastürbasyon, eşine dokunma, öpme, sarılma ve benzeri sebeplerle meni gelirse oruç bozulur ve kasten yiyip içenin yapması gerekenleri yapmalıdır.
4- VÜCUDU BESLEYEN İĞNELERİN KULLANILMASI
Bedenin yeme içme ihtiyacını karşılayan, onu besleyen iğne çeşitleri orucu bozar.Bedeni beslemeyen iğneler ise orucu bozmaz.
5- KANALMA
Oruç tutan kişi vücuttan kan kaybetme durumu yaşarsa ve kaybettiği kanı alırsa veya herhangi bir sebepten dolayı ona kan verilirse orucubozulur.
6- HAYIZ VE NİFASKANI
Hayız ve nifas kanı gören bayanların bu süre zarfında oruç tutmaları haramdır.
7- ORUÇLUNUN KANVERMESİ
Hacemat, damar yolu ile bağış ve benzeri bir sebep ile oruçlu birinin kan vermesi orucu bozar. Çünkü Nebi sallallahu aleyhi ve sellem “hacematı yapanda, hacemat yaptıranda iftar etmiştir” buyurmuştur. (Ahmed, EbuDavud) (Bu görüş Ahmed b. hanbelin görüşürüdür. Cumhurun görüşü bunun hilafınadır. Çünkü Allah Resulü oruçlu iken hacamat yaptırmıştır. / bu açıklama Mihrap dergisine aittir.)
Burun kanaması ve diş çekimi gibi durumlarda kanın kendiliğinden dışarı çıkması orucu bozmaz. Çünkü bu durum hacemat yada hacemat konumunda değildir.
8- KASTEN İSTİFRAĞ (KUSMA) ETMEK
Oruçlu gayri ihtiyari kusar ise orucu bozulmaz. Çünkü Nebi sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Oruç iken kim istemeyerek kusar ise ona kaza yoktur. Her kimde kasten kusarsa orucunu kaza etsin” (ibni Mace, Tirmizi, Nesai, ebu Davud)
ORUCU BOZMAYAN HALLER
Salyanın ve tükürüğün yutulması orucu bozmaz. Katı balgamın yutulmaması ve güç nispetince atılması gerekir.
Oruç zamanında ve diğer zamanlarda misvak kullanmak sünnettir. Ancak dişleri misvaklarken diş etinden kan gelirse vacip olan ondan sakınmak ve yutmamaktır.
Hangi sebepten olursa olsun mezinin çıkması.
Ramazan günlerinde koku kullanımı mübahtır. Tütsüyü içe çekmek ise caiz değildir. Çünkü onun dumanı mideye kadar ulaşabilir.
Boğaza ulaşmasına engel olunduğu sürece diş macunu kullanmak caizdir.
Alimlerin iki görüşünden sahih olanına göre, göz ve kulak damlası kullanmak caizdir. Oruçlu olan kişi bu damlaların tadını hissederse orucu kaza etmesi ihtiyattan olur vacip değildir. Çünkü göz ve kulak yeme ve içmenin yollarından değildir. Burun damlasına gelince oruç anında kullanımı caiz değildir. Çünkü burun gıdalanmayollarındandır.
Astım hastalığında kullanılan fısfıs gibi nefes açıcı ilaçların kullanımı oruç halinde caizdir.
Sürme ve kınanın kullanımı caizdir.
Tahlil için az miktarda kanın alınması oruca etki etmez.
Lokal anestezi iğnesi ihtiyaç anında oruca zarar vermez.
İhtiyaç anında yemeğin tuzlu olup olmadığını kontrol amaçlı oruçlu olan kişi dilinin ucu ile yemeğin tadına bakabilir ancak yemekten hiç bir şey yutmamalıdır. Nefsine hakim olan birinin oruç anında eşini öpmesi orucuna zarar vermez. İnzal olursa orucu batıl olur.
Yukarıda zikredilen fıkhi hükümlerde cumhurun görüşü tercih edilmeye çalışılmıştır.
ORUCUN HİKMET VE FAYDALARI
Oruç, kulun fıtratı gereği sevdiği ve ihtiyaç duyduğu yeme içme ve şehvet gibi halleri Rabbinin rızasını kazanmak ve cennetine girmek için Rabbine yaklaştığı bir ibadettir.
Oruç nefsi dizginlemek, ona sahip çıkmak ve nefsi faydalı, mutlu ve kurtuluşa götürecek işlere iletme konusunda bir alıştırma ve çabadır.
Oruç takva için bir sebeptir. Allah Teala “Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi sizede farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız.” Buyurmuştur. (Bakara 183) Takva, emirleri yerine getirmek ve haramlardan kaçınmaktır.
Orucun bir hikmetide zengin birinin zenginliğinin nimet olduğunu fark edip anlaması ve bu nimetten dolayı Rabbine şükrederek fakir ve muhtaç kardeşlerini düşünüp sadaka ve zekat ile onlara yardımetmesidir.
Yemeği azaltmak ile sindirim sisteminin belli bir süre dinlenmesi, sağlık açısından elde edilen faydalardan ve orucun hikmetlerindendir. Orucun faydalarından biriside insanı sabretmeye, dayanmaya sevk etmesi ve bunlara alıştırmasıdır. Çünkü oruç insana alıştığı şeyleri terk etmeyi emreder.
Orucun insanı ibadete sevk etmesi ve haramlardan sakındırması da başka bir faydadır.
Oruç kalbi merhamete getirir ve onu boş şeylerden uzak tutar.
Oruç şehvetin keskinliğini giderir. Onun için Nebi sallallahu aleyhi ve sellem evlenmeye gücü yetmeyen gençlere orucu tavsiye etmiştir.
Oruç iradeyi güçlendirmek için mükemmel bir olgudur. Oruç tutma iradesine sahip olan, randevularına ve sözlerine uymada çok dikkatli bir menhec üzereolur.