Kavram Handikapımız

Anlam dünyamıza ışık tutan kavramların içinin boşaltılması karanlıkta kalmamıza sebep olan ciddi bir sorundur.

Kavramları farklı anlayanlar, aynı manada buluşamazlar.
Bu hem dini boyutta hem dünyevî boyutta böyledir.


Kavramların içinin boşaltılması ciddi bir sorundur.

Çünkü kavramlar anlam dünyamıza ya ışık tutar ya da karanlıkta kalmasına sebep olurlar.

Bu nedenle “Ben böyle anlıyorum” mantığı ile ne din ne de başka bir şey doğru anlaşılamaz. Hayatın içinde sosyal alanı etkileyen durumlar da böyledir.

Bundan dolayı kadim iki ilim ehli fikri birlikteliğe sahip olmasa da anlaşmada ve birbirini tolere etmede zorlanmadılar.

Çünkü usul ilmi kavramların doğru kullanılmasını zorunlu kılar. Bir şeyin ne olduğunu ve ne olmadığını açıklıkla ortaya koyar.

Bugün temel meselelerdeki ihtilaf da sosyal meselelerdeki ihtilaf da bundan dolayı çıkmazdadır.

İnsanların anlaşamaması da bundan bu nedenledir.

Örneğin; basit bir evlilik meselesinde bile bir sonuca varamıyor, kadının da erkeğin de haklarında uzlaşı yakalayamıyoruz.

Olayın ne olduğu anlaşılmadan mahkeme kağıdı ile muhatap olabiliyoruz.

Evlilik içi sorunlarda da arkadaşlık ve kardeşlik hukukunda da Müslüman olmak bizleri huzura götürecektir.

Lakin cahil önderlerin, çok okumuş cahil bilmişlerin eliyle çoğu basit meseleler girdaba dönmüştür. Bu nedenle Müslüman olamamış ve teslim olmamız gereken şeylere nefsimizi boyun eğdirememişiz. Böyle olunca da huzur bize uzakta görülen ama bir türlü gidilemeyen köye dönmüştür.

Bu nedenle, vefa nedir? Sadakat nedir? İhanet nedir? Bağlılık nedir? Bir şeyde taassup ve aidiyet nedir? Koca karşısında kadın, kadın karşısında erkek nedir? Arkadaş nedir? Kardeş nedir? Hoca nedir? Talebe nedir? Cemaat nedir? Cemaat ferdi nedir ve bunların tamamında bir de ne değildir? bilinmediği için oturumların bir sonucu olmamaktadır.
Konuşmanın da bir faydası hasıl olmamaktadır.

Bu zikredilenlerin doğru anlaşılması kavramların doğru anlamlandırılması ile alakalıdır.

Fıkhi anlamda ihtilaflar çoğu yerde dilin tek manaya delalet etmemesinden kaynaklanmış ve dil bilenler bu nedenle bu ihtilafları anlamsız görmemiş ve cahilce; “Hak bir tane değil mi?” gibi ucuz bir söz ile ihtilaf sahibi alimlere dil uzatmamıştır.

Bu nedenle kavramları konuşmak ve kavramlardan aynı manaları anlamak bizi aynı sonuçlara götürecektir. Farklı manaları barından durumlarda ise bizi karşılıklı anlayışa götürecektir.

Sonuç olarak diyebilirim ki; Kavramları farklı anlayanlar aynı sonuçta buluşamazlar.
Bu hem dini anlamada hem de hayatı anlamada böyledir.

Abdullatif Mermer

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir